Uçak Kazaları

747
Uçak Kazaları

Bu yazımızda uçak kazalarının sonuçlarının havacılık sektörüne etkilerini içermektedir. Çalışmada uçak kazalarının tanımı, nedenleri, Türkiye ve dünyadaki uçak kazaları na değinilmiştir.

Dünyadaki havacılık faaliyetlerinin nasıl oluştuğuna baktığımızda çok eski zamanlarda, 1900’lerin başlarına kadar insanlar bireysel olarak uçma girişiminde bulunmuşlardır. Bazen bir arıdan esinlenerek, bazen bir kuştan esinlenerek, bazen de bir böcekten yola çıkarak kafalarında bir çeşit uçma fikri oluşturarak çeşitli girişimlerde bulundular. 1900’lü yılların başlarında ise insanların tek motorlu uçaklarla uçma girişimi yavaş yavaş başlamış. Daha sonra sanayi alanındaki yaşanan gelişmelerle havacılık sektörü doğmuştu.

İkinci dünya savaşından sonra havacılık çok büyük bir hızla gelişmeye başlamıştı. Daha önceleri sadece askeri ve posta taşıma amaçlarıyla kullanılan uçaklar, ikinci dünya savaşından sonra dünyada yapılan ikili ve toplu anlaşmalarla birlikte sivil amaçlar için daha da fazla kullanılmaya başlandı. Ama o yıllarda uçaklara binmek lüks sayılacak bir olaydı. Çünkü uçaklar şimdiki uçaklara göre küçük ve az yolcu kapasiteliydi. İlerleyen yıllarda havacılık sektöründe rekabetin artması ve yeni uçak modellerinin geliştirilmesiyle yolcu kapasitesi arttırıldı. Arttırılan yolcu kapasiteleriyle birlikte havacılık şirketlerinin bilet fiyatlarında azalma oldu. Bir süre sonra uçağa binmek daha fazla bir kitle için mümkün olabildi. Ama havacılık endüstrisindeki güvenlik açığı ile birlikte oluşan kazaların sonucunda birçok insanın ölmesine neden oldu.

Uçak Kazalarının Tanımı

Uçak kazası, hava aracının ağır hasar alması sonucunda ölümle veya ağır yaralanma ile sonuçlanan olaylara denir. Hava aracının çalıştığı esnada herhangi bir sebep veya sebepler ile ortaya çıkan ve uçağın hasar görmesi ile sonuçlanan olaydır. Genelde uçak kazalarının sonuçları oldukça ciddi olur.

Uçak Kazalarının Nedenleri

Hava taşımacılığının günümüzde ki güvenlik düzeyine ulaşmasını incelediğimiz zaman kuşkusuz uluslararası standartlarda alınan önlemler dikkatimizi çekmektedir. Bu önlemlerin ortaya çıkmasında terör saldırıları, sabotaj, hava koşullarının elverişsiz olması ve kazaların etkisi olduğu gibi, kazalardan çıkarılan derslerde havacılığın güvenlik düzeyinin artmasına katkıda bulunmuştur. flightradar24.com sitesinden aldığımız verilere göre bu yazımızı yazdığımız sırada yaklaşık 9.000 uçak havada seyir etmekte, geçen yıla göre gün içerisinde hava araçları ortalama 166000 uçuş geçekleştirmekteydi. Fakat Covid-19’un havacılık sektörüne etkisiyle bu sayı ortalama 127000’e kadar geriledi. Her ne kadar bir önceki yıla göre uçuş yoğunluğu düşmüş olsa da hava araçları emniyetli bir şekilde uçuş gerçekleştirmekte ve en emniyetli ulaşım aracı olmaya devam etmektedir. Fakat günümüz teknolojisinde az da olsa meydana gelen kazalar, yolcular üzerinde havayolu ulaşımına olan güvenin azalmasına neden olabilmektedir.

Havacılık güvenliği soruşturması, hava kazası ve  incelemesinde uzman olan Adrian Young’un analizine göre 1 milyon uçuş başına 0,08 ölümlü kaza oranı olduğunu ve ticari hava taşımacılığında büyük uçakların ölümcül kaza oranının azaldığını, giderek yüksek güvenlikli bir sektör haline geldiğini belirtiyor. Bu durumda risk faktörünün son derece düşük olduğunu söyleyebiliriz. Risk faktörünün çok az olmasına rağmen, uçak kazalarının nedenlerine bakıldığında, kazanın arkasında birçok küçük hatanın bir araya gelerek çok büyük bir sonuç doğurduğunu görebiliriz. Havacılık tarihine geri dönüp baktığımızda “kaza nedenlerinin” dönemsel olarak farklılık gösterdiği görülmektedir. Bu farklılıkları göz önüne alarak havacılıkta emniyet kavramı ve alınan emniyet tedbirler de zaman içinde değişim ve gelişim göstermiştir.

Dünya’da Uçak Kazaları

Dünyada meydana gelen uçak kazalarına baktığımız zaman geçmişte daha çok uçak kazası meydana gelmiş olması dikkatimizi çekmektedir. Çünkü geçmişte teknoloji, seyrüsefer sistemleri ve insanların eğitimi günümüzde ki kadar gelişmiş değildi. Geçmişte dünyada meydana gelen birçok kaza havacılığın bugünkü temelini atmıştır. Günümüze kadar meydana gelen uçak kazalarına baktığımızda bazı uçak kazalarından sonra çeşitli kuruluşlar kurulmuştur.

Örneğin 1956 yılında Trans World Airlines’e ait bir Süper Constellation ve United Airlines’e ait DC-7 si Büyük Kanyon üzerinde hava trafik birimlerine haber vermeden Kanyonu yolculara göstermek için kontrolsüz bir şekilde alçalırken çarpışması sonucunda 128 kişi hayatını kaybetti. Kazanın sonucunda ABD’de bugün FAA(Federal Aviation Administration) olarak bilinen Federal Havacılık Ajansı kuruldu. Hava trafik kontrol sistemlerine 250 milyon dolar harcandı ve bu olaydan sonra ABD’de iki yolcu uçağı havada çarpışmadı. Yani dünyadaki birçok uçak kazası her ne kadar çok kötü bir olay olsa da her kez için çok üzücü bir durum olsa da havacılık faaliyetlerinin eksikliklerini gidermek adına havacılığı olumlu şekilde geliştirmiştir.

Ama bazı durumlarda şirketler kendilerinden kaynaklanan çeşitli teknik hataları gizlemek veya üstünü örtmek için suçu pilotaja atmaktadırlar. Mesela son dönemde meydana gelen 737-MAX8 kazalarında ilk başlarda şirketin önde gelen yetkilileri uçağın üretim sorununu şirkete bağlamamış ve üstünü örtmek istemişlerdir. Ama son dönemde yaşanan gelişmeler Boeing şirketinin üst düzey yöneticilerinin bu üretim hatasını kabul ettiklerini görmekteyiz. Muhtemelen bu uçakta geçmişteki bazı uçaklar gibi teknik sorunu giderilip gökyüzüyle buluşacaktır.

Ayrıca 25 Şubat 2009 yılında Hollanda’da meydana gelen Türk Hava Yollarının TK1951 sefer sayılı Boeing 737-800 model uçağı Schiphol Havalimanına inişi sırasında gerçekleştirdiği kazanın nedeni olan altimetre sorununun kullanıcısı olan havayollarının uçağın üretici şirketine defalarca bildirilmesine rağmen uçuş faaliyetlerini tehlike atmadığını söyleyerek sorunun üzerine gitmemiş.

Türkiye’de Uçak Kazaları

Türkiye’deki uçak kazalarına baktığımızda bazen içlerinde çok şaibeli olan kazalar bazen ise çok basit bir teknik sebepten kaynaktan ortaya çıkan kazaları görmekteyiz. Örnek vermek gerekirse Türk Hava yollarının 3 Mart 1974 tarihinde Paris Kazasında ise DC-10 model uçağın kargo kapısındaki üretim hatası yüzünden açılmış ve uçak kaza yapmıştır. Kazada 346 kişi hayatını kaybetmiştir. Kazanın sonucunda ilk yıllarda kaza nedeni bulunamasa da ilerleyen yıllarda yine aynı uçak tipinde kargo kapısının kilidi belirli bir yükseklikten sonra yüksek hava basıncına dayanamayıp açılmıştır ve aynı sebepten ötürü yeni bir kaza ortaya çıkmıştır. Bunun sonucunda üretici firma dünyada bulunan bütün aynı tipteki uçak modelinin kargo kapısının kilidini değiştirerek sorunu gidermiştir.

Gencay Binici
@gencaybnc

Kaynak

Resim: https://hdwallsbox.com/

https://to70.com/to70s-civil-aviation-safety-review-2017/

USLU ve DÖNMEZ, Hava Trafik Kontrol Kaynaklı Kazaların İncelenmesi, MAKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi

Benzer Yazılar

Bir yanıt yazın